13 Ağustos 2012 Pazartesi

Aniden bastıran fırtına

Dün sabah kalktığımızda hava kapalıydı, bir gün öncesinden zaten yağışlı gösteriyordu. Yağmur çiseledi sonra da güneş açtı. Gökgürültülü sağanak yağış dedikleri de bu muymuş dedim, sonra çocuklarla beraber çay bahçelerine gittik. Orada hava yeniden kapamaya başladı. Bulutlar fena bir şekilde geliyordu. Hadi eve gidelim dedim eşime, yağmura yakalanmayalım. Bekleyelim dedi eşim, fırtına bastıracak yolda kalmayalım. Gerçekten de rüzgar birnada şiddetlendi, ve fırtına feci şekilde etrafı kasıp kavurdu. Etraf mahşer yeri gibi oldu. Deniz kabardı, sanki kükrüyordu. Tam da 1 saat sonra offshore yarışları başlayacaktı, biraz önce son sürat uçan o tekneler tırıs tırıs limana yanaşmaya çalıştılar. Tabii Erdek Grandprix 2. gün yarışları maalesef iptal edildi. Çocuklar panikledi biraz, özellikle de Emre. İlk defa böyle bir fırtınaya şahit oldu sanırım. Çok korktu, sessiz sedasız babasının omzunda bekledi ve öylece uyuyakaldı. Herşey yarım saatin içinde oldu bitti aslında. Ama lodos uzun süre devam etti. Eve geldiğimzde balkon kapısı açık olduğu için nasıl bir manzara ile karşılaşacağımdan korkuyordum. Çünkü ev tam da kabarmış denizin karşısındaydı. Neyse ki halımızın ıslanması dışında başka bir şey olmamıştı. Aslında Erdek'te eskiden bu tip hava olayları yazın bir iki defa olurdu. Ve çok ani olurdu. Denizde deniz bisikletleriyle kalırdı insanlar, sonra tekneler bata çıka giderdi onları kurtarmaya. Bu sefer evde olmadığım için denizde tam olarak neler yaşandı bilmiyorum. Ama uzun zamandır böyle bir hava olayını yaşamadığımız için oldukça heyecan yarattı.

bizim bulunduğumuz çay bahçelerinden görüntü

Emre babasının kucağında böyle uyuyakaldı, reklam sanılmasın üzerine çay bahçesinden aldığımız masa örtüsünü örttük :)

eve döndüğümzde fırtına azalmıştı ona rağmen zaman deniz bu haldeydi

Hiç yorum yok: