28 Aralık 2006 Perşembe

Hastane Çantası Hazırlama Zamanı Geldi

Hamileliğimin 35 haftasını geride bırakmış bulunmaktayım. Artık bazı şeyler gerçekten çok zorlaştı. Mesela rahat bir gece uykusu uzun bir süre benim için hayal olacak sanırım. Ayrıca çorap giymenin bu kadar zor bir iş olabileceği hiç aklıma gelmezdi. :) Uzun süre televizyon karşısında oturup da televizyon da seyretmek de beni çok ağırlaştırıyor. Bu nedenle uzun süredir sinemaya gitmeye cesaret edemiyorum.

Ama hala alışveriş merkezlerinde cirit atabiliyorum. Tabii söz konusu alışveriş olunca, hamilelik bile beni durduramıyor :) Bu konuda siz hamile bayanlara bir tavsiyem olacak. Karın Destekleyici Bant. Bu destek sayesinde rahat rahat uzun yürüyüşler yapabiliyorum. Bu kemeri takmadığım zaman karnım aşağıya düşecekmiş gibi oluyor. İlk zamanlarda çok gereksiz gördüğüm bu kemer, son 1 aydır inanılmaz derecede yararlı oldu.

Artık bebeğimin hiçbir eksiği kalmadı sanırım. Hatta bu sabah hastane çantasını bile oluşturdum. Neler mi koydum?

• Bebeğimin hastane çıkış setini (body, tulum, zıbın, eldiven, başlık)
• Battaniye
• Biberon
• Emzik
• 2 adet gecelik ve sabahlık
• Kırmızı Bant
• İç çamaşırı
• Göğüs pedi
• Göğüs ucu kremi
• Diş fırçası ve macunu
• Makyaj Çantası
• Sigorta dosyası
• Fotoğraf Makinesi
• Kamera

Şimdilik aklıma gelenler bunlar, aklıma gelip de eklediklerim olursa bu listeyi güncellerim. Ayrıca daha geniş bilgi için buraya göz atmanızı öneririm.

25 Aralık 2006 Pazartesi

Anne Sütünün Faydaları

Emzirmenin başladığı ilk günlerde göğüsten klostrum denilen sarımsı bir sıvı akar. Bağışıklık sağlayan maddeler bakımından çok zengin olan bu sıvı, bebeğinizi çeşitli bulaşıcı hastalıklardan korur. Ayrıca hafif müshil etkisi yaparak bebeğinizin bağırsaklarının boşalmasına ve sütü sindirmesine yardımcı olur. Bu nedenle ilk saatlerde ya da ilk günlerde gelen bu klostrumu bebeğinize mutlaka verin. Zamanla sarımsı sıvının yerini olgunlaşmış süt olarak bilinen beyaz süt alır.

Bebeğinize ilk altı ay sadece anne sütü verin çünkü anne sütü bebeğin gelişimi ve büyümesi için gerekli biyolojik maddeleri içerir. Anne sütü ile beslenen çocuklarda şeker hastalığı, alerji, kanser, iltihaplı bağırsak hastalıklarının az görüldüğü tespit edilmiştir. Sinir sistemleri daha iyi ve zeka düzeyleri daha yüksektir. Anne sütü bebeğe onu hastalıklara karşı koruyacak olan antikorları sağlar.

Sadece anne sütü ile beslenen bebeklerin ayrıca suya ihtiyaçları olmaz. İhtiyacı olan suyu anne sütünden temin ederer.

Emzirme sırasında bebek ile anne arasında güçlü bir bağ kurulur. Bebeğin annesinin tenini hissetmesi güven duygusunun gelişmesinde çok önemli bir rol oynar. Gerek fizyolojik gerekse psikolojik sebeplerden dolayı bebeğinizi muhakkak emzirin.

Bebeğinize anne sütü veremediğiniz durumlarda inek sütü vermeyiniz. Çünkü;

• Demir eksikliği anemisine (kansızlık) neden olur
• Alerjik hastalıklara yakalanma oranını yükseltir
• Tam gelişmemiş böbrek fonksiyonlarını ve su-elektrot dengesini olumsuz etkiler. Sıvı kaybına yol açar.
• Hazmı oldukça güçtür
• Düşük D vitamini sebebi ile normal kemik ve iskelet gelişimi sağlayamaz


Bebeğinizi anne sütü ile besleyemediğiniz durumlarda doktorunuzun önereceği, anne sütüne yakın mamaları kullanabilirsiniz. Bebek mamaları açıldıktan sonra buzdolabında 48 saatten fazla bekletilmemeli ve tuz ilave edilmemeli.

19 Aralık 2006 Salı

Bebeğin İlk İhtiyaçları

Hamileliğim süresince düzenli doktor kontrolü dışında, bilgi almak amaçlı ziyaret ettiğim bazı web siteleri vardı. Bu sitelerden yararlanmanızı tavsiye ederim, ancak şunu da hatırlatırım ki bu sitelerde öyle çok bilgi var ki, bazen insanın aklı da karışabiliyor. Böyle bir durumda siz sadece doktorunuzun size vermiş olduğu tavsiyelere uyun.

www.gebelik.org;
www.bebek.com
www.babycenter.com


Hamileliğinizin son aylarında iseniz artık bebeğinizin ihtiyaçlarını biran önce gidermeye bakın. Aşağıda size aklıma gelen bazı malzemeleri liste haline getirdim. Bu malzemeleri bebek malzemesi satan bütün mağazalarda bulabileceğiniz gibi, eğer yoğun çalışan biriyseniz ya da yaşadığınız şehirde çok fazla seçeneğiniz yoksa aşağıdaki linklerden bu malzemeleri satın alabilirsiniz.

Bebeğinizin ihtiyaç duyacağı bazı temel şeyler:

 Body
 Tulum
 Hırka
 Yelek
 Çorap
 Eldiven
 Başlık
 Patik
 Battaniye
 Uyku Seti
 Havlu
 Bebek Arabası ve Ana Kucağı
 Bebek Malzemelerini Taşıma Çantası
 Şampuan
 Pişik Kremi
 Bebe Yağı
 Islak Mendil
 Bebek Bezi
 Alt Açma Bezi
 Biberon
 Emzik
 Önlük
 Burun Aspiratörü
 Tırnak Makası
 Banyo Küveti
 Beşik
 Bebek Telsizi
 Ateş Ölçer
 Banyo Termometresi


Doğumdan sonra annenin ihtiyaç duyacağı bazı temel şeyler:

 Önden Düğmeli Gecelik ve Sabahlık
 Göğüs Pedi
 Göğüs Ucu Koruma Kremi
 Göğüs Pompası


Doğum ve Bebek Alışverişi Yapabileceğiniz Bazı Siteler:

www.ebebek.com
www.bebekmarket.com
www.hepsiburada.com

Hamilelikle Tanışma

Çıkmış olduğunuz bu uzun yolculukta sizi neler bekliyor?

Hamilelik bir kadının hayatta başına gelebilecek en güzel ama bazen bir o kadar da zor bir süreç. Hamile olduğunuzu öğrendiğinizde kesinlikle önyargı ile bakmayın. Etrafınızda olumsuz bazı örnekler mevcut olabilir, ancak şunu aklınızdan çıkarmayın ki her kadının hamileliği farklıdır. Bu nedenle asla başından her şeyin zor olacağına şartlanmayın. Size bu yazımda kendi hamilelik sürecimden kısaca bahsetmek istiyorum. Böylece aklınızdaki o korkunç önyargıları biraz da olsa giderebilirsiniz.

Kendi hamileliğimden size örnek verecek olursam ben sadece ilk 3 ayda bazı mide bulantıları geçirdim ancak bu bulantılar aşırı derecede değildi. Zaten 3 ayım bitmemişti ki bulantılarımdan eser kalmamıştı. Beni en zorlayan durumlardan birisi uyku idi. İlk 3 ayda çok ciddi uyku ihtiyacı duydum. Çalışan bir kadın olduğum için de evimde istediğim anda yatıp uyuma şansım yoktu. İşyerinde başımı masaya koysam uyuklayacağımı bildiğim zamanlar oldu. Ancak 3 aydan sonra bu zor zamanlar da geride kaldı ve şaşırtıcı bir biçimde hayatıma hamile değilmişim gibi devam etmeye başladım. Hamileliğimin beni rahatsız eden tarafı karnımın çok çabuk büyümesi idi. Daha ikinci. ayımda normal pantolonlarımı giyemez olmuştum. Çok çabuk hamile kılığına bürünmüştüm  Bu arada başından beri düzenli olarak doktor kontrolünü ihmal etmiyordum. Hamilelikte yapılması gereken bütün tahlillerimi ve testlerimi zamanında yaptırdım. Doktora gideceğim günleri sabırsızlıkla beklerdim, çünkü bebeğimizi görmek için sabırsızlanırdım. İlk zamanlarda ultrason görüntüleri pek bir şey ifade etmiyordu. Sonrasında bir şekle girmeye başladı. Ve işte bebeğimiz oradaydı. Ama yine de itiraf edeyim, hareketlerini duyuncaya kadar fazla bir şey hissetmemiştim. Ama hareketlerini hissetmek var ya, işte o ayrı bir duygu. İçimde gerçekten canlı bir varlık olduğunu algılamaya başladım. Hamileliğim öncesinde başka hamilelerin bebek hareketlerini hissedince korkardım, garip gelirdi. Ama insan kendi içinde hissedince öyle olmuyormuş. Hatta inanır mısınız, oynamadığı zamanlarda onu özlemeye başlamıştım. Anne olmanın başkalığı işte burada kendini gösteriyordu. Baba, her ne kadar sizinle aynı mutluluğu hissettiğini düşünse de, bence o hareketleri dışarıdan elle hissetmekle asla bir annenin duygularını yaşayamaz. Anne ile bebek arasındaki bağ bu şekilde başlıyor olsa gerek.

Yukarıda da bahsettiğim gibi şuanda 34 haftadayım. Ve hamilelik beni biraz zorlamaya başladı. Geceleri çok rahat uyuyamaz oldum. Ayakta kalınca çok çabuk yoruluyorum ve sürekli oturursam da karnım çok rahatsız oluyor. Bu nedenle sık sık ama kısa süreli yürüyüşler yapmak durumundayım. Ancak hızla büyüyen ve yeri daralan bebeğimizin de yaşamakta olduğu bu sıkıntılı durum muhtemelen bebek doğduktan sonra yaşanacak olan uykusuz gecelerden daha rahat olsa gerek 

Hamilelik sürecim kısaca böyle geçiyor. Şuanda yaşamakta olduğum tüm sıkıntılara rağmen kızımızı kucağıma alacağım günü iple çekiyorum. Umarım sizler de sorunsuz, rahat bir hamilelik geçirip, sağlıklı bir bebek dünyaya getirirsiniz. Hiç birşeyi gözünüzde çok büyütüp kendinizi korkutmayın.

17 Aralık 2006 Pazar

Merhaba..

Merhabalar,
Bir canın dünyaya gelişi ne kadar sıradan ama ne kadarda yaşam ötesi… ne kadar mucizevi. İlk defa başımıza gelen bu mucizevi olayı, içimize sığmaz bir coşkuyla yaşayınca bunun sanal aleme taşması sanırım kaçınılmaz oldu.
Buradan tanıdıklarla, dostlarla ve bilhassa bu deneyimi ilk defa yaşayanlarla bir bebek dünyaya getirmek ve büyütmekle ilgili bir paylaşım ortamı oluşturmak istedik. Buraya bu konuyla ilgili işin püf noktalarını ve ayrıca bu yolculukta karşılaşılan güzel anıları toparlamayı arzu ediyoruz. Bu amaçlar doğrultusunda her türlü fikrinize açığız…
Yazılarıyla…okuyuşlarıyla…veya sadece temenni ile yardımcı olan herkese çok teşekkür!