27 Ağustos 2011 Cumartesi

Bir Yaz Böyle Geçti

Evet uzun zaman oldu farkındayım. Ancak yaz her zamanki gibi telaşeli ve hızlı geçti. Yazlık evde internet bağlantım yoktu uzun süre. Bilgisayarı alıp bir kafeden yazayım lüksüm de olmuyordu Emre ile.
Bu yaz zaten sadece çocuklarla uğraşarak geçti desem yalan olmaz. 10 günlük bir Antalya tatili yaptık, tabii ona tatil denebilirse :) Onun dışında Erdek'te yazlıkta kaldık hep. Emre oldu bir afacan. Yazlık evde malum balkon açık sürekli ve Emre her dakika balkon demirlerine tırmanıyor. Gözümü üzerinden hiç ayıramıyorum. 2 değil 10 gözüm olması gerekiyor. Yaramazlıkları, huysuzlukları bir yana o kadar da tatlı oldu ki. Tabii Elif'ten fırsat bulabildikçe sevebiliyorum. Kelime hazinemiz çok gelişmedi maalesef. Anne, baba, abla, mama, karga, kaka, ayda(aydede), doydoy (gemi), ata (at) ve dede. Şimdilik bu kadar.

En önemli gelişmemiz memeyi bırakmamız. Yaz başından beri iyice düşkün olmuştu. Canı sıkıldıkça gelip emiyordu, geceleri saat başı kalktığım oluyordu. Geçenlerde birgün aklıma esti, birden hiç planlamadan kesiverdim. Elif'te de kullandığım salça yönetimini uygulayarak hasta oldu artık dedim. Düşündüğüm kadar tepki göstermedi. İlk iki akşamımız biraz zor geçti ama yine de korktuğum kadar olmadı. Şimdi biberonla süt içmeye de alıştı. Herşey yoluna girdi gibi. Geçenlerde ablamlar iki aylık minik bebekleriyle geldiler Erdek'e. Bir de zor bir bebek. Hiç durmuyor hep sallansın ya da emsin istiyor. Onu görünce küçük bebeği hiç özlemediğimi farkettim. Aslında biliyorum ki en tatlı zamanları ama yine de oğlumun hemen büyümesini istiyorum. Yani en azından laftan ve tehlikelerden anlasın istiyorum. Bu yaz gerçekten zor geçiyor.

Elif ise yalnızken dünya tatlısı, al karşına arkadaşın gibi konuş. Öyle olgun. Ama kardeşi ile birlikte olduklarında onun yaşına iniveriyor. Emre'ye yapma dediğimiz şeyleri bir bakıyorum Elif yapıyor. Aslında çok da seviyor kardeşini ve çok iyi de koruyor onu ama zaman zaman ona karşı hırçınlıklarımız da oluyor tabii. Kendi başına yapabildiği birçok şeyi çoğunlukla benim yaptırmamı istemesi de beni üzen ve yoran ayrı bir konu. Eminim iki çocuklu birçok anne bunları yaşıyordur. Kuzenleri Kaan, Serra ve Ömer'in gelmesi onun için değişiklik oldu. Onlar varken çok keyifli. Davranışları da onların yanında daha olgun oluyor.

İkisi de bu sene denizden faydalandılar. Elif neredeyse kolluksuz yüzmeye başlayacak, aslında çok hevesi var artık seneye iyice öğretiriz herhalde. Emre de ilk başlarda su soğuktu hiç sevmemişti. Sonra Antalya'da alıştı. Simide de alıştı, suyun içindeyken değmeyin keyfine. Ama ağustosun başından beri esen rüzgar deniz keyfimizi kaçırdı maalesef. Şimdi girsek bile hemen çıkıp eve gidiyoruz.

Fotoğraf makinemizin Manavgatta bozulmasından dolayı tatil boyunca çekilen fotoları yükleyemedim. Cep telefonumdakileri geçirir geçirmez sizlerle paylaşacağım.

1 yorum:

nohut oda dedi ki...

ne guzel bır yaz cok ımrendım sımdı..fotoda olsada daha ıı olacaktı:)