4 Aralık 2009 Cuma

Geçmiş Bayram


Elif, Yiğit ve Neva

İnternet ile ilgili bir sıkıntıdan dolayı uzun bir süre nete girme fırsatım olmadı. O nedenle bayramınızı bile kutlayamadım. Geçmiş bayramınızı biraz geç de olsa kutlarım.
Biz bu bayram Bandırma'da kalmayı tercih ettik. Bu sefer kuzenim ve arkadaşım Arman bize geldiler. Bayramın ikinci günü oldukça yoğun geçti. Ama bayram soframız sonradan eşlik eden arkadaşlarımızla çok keyifli geçti. İşte bu ortama Diyarbakır'da hep hasrettim. Çünkü arkadaşlarımın oraya gelmesi kolay olmuyordu.
Tabii bayram bitip de herkes yerine dönünce farkettim aslında ne kadar yorulmış olduğumu. Sanırım bazen 6 aylık hamile olduğumu unutuyorum ve kendime çok yükleniyorum. Şimdi de İstanbul'a gitme hazırlığı içindeyim. Yarın yola çıkıyoruz. Bu arada annemin omzunu kırdığını duydum ve gerçekten çok üzüldüm. Biz de tam üstüne gidiyoruz. Ona yardımcı olmam lazım ama ne kadar yeterli olacağım bilemiyorum. Pazartesi günü de doktora randevum var. 25. haftam bitmiş bulunmakta ve pazartesi günü şeker yüklemesi yapılacak. Artık bebeğimin hareketlerini rahatlıkla hissedebiliyorum. Tabii vakit bulup da dinlenebilirsem :)
Elif ile ilgili gelişmelere gelecek olursak sanırım bu konudan daha önce bahsetmemiştim. Son zamanlarda en sıkıntı duyduğumuz konulardan biri Elif'in siniri. Bazen istediği birşey engellendiğinde sinirleniyor, tamam onu anlıyorum ama bazen de hiçbir sebep yokken mesela onu kucağıma almış güzel güzel şarkı söylerken ya da birlikte oyun oynarken falan birden bir sinir geliyor başlıyor beni sıkmaya, tekmelemeye vs.. Gerçekten bazen hiç anlam veremiyorum. Şimdi yeni yeni bir arkadaşından öğrendiği küstüm kelimesini ağzına doladı. En ufacık bir isteği engellensin hemen "seni sevmiyorum" ve "küstüm" diyerek trip atıyor. İnatçılığı da gün geçtikçe artıyor. Eskiden ilgisini başka bir alana kaydırmak daha kolaydı şimdi artık tutturuyor. Anne baba olarak kararlı olmaya çalışıyoruz yani bir şeye hayır dediysek o ağlasa da çatlasa da hayırın arkasında duruyoruz. Onu başka vaatlerle sakinleştirmeye çalışıyoruz. Burada yazması çok kolay ama inanın bu olayları yaşamak ve onlarla başetmeye çalışmak gerçekten çok sabır istiyor ve bizi çok zorluyor, üzüyor ve yoruyor. Neyse ki okuduğum kitaplardan bu durumun normal olduğunu ve 3 yaşından sonra geçeceğini bilmek beni biraz rahatlatıyor. Ama bazı zamanlar da....Ah o zamanlar var ya...İşte o zamanlarda o kadar sevimli, tatlı oluyor ki. İşte o zamanlarda ona sarılmaya, onu öpmeye doyamıyorum. "Annecim seni çok seviyorum" dediği zaman benim en mutlu olduğum an oluyor. Çocuk sahibi olmanın da güzelliği bu olsa gerek. Keşke her anımız böyle keyifli geçse.

Sanırım bahsetmeyi unutmuşum, bayram öncesinde Eskişehir'e de gittik birkaç günlüğüne, hava çok güzeldi

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Gamzecim Eskişehir'e geldiniz de bizi unuttunuz demek :(

Keşke haberleşseydik ama son anda yapılan planlar,çocukların durumları ve yolculuklar insanı şaşkına çeviriyor dimi?

İnşallah bir dahaki sefere geldiğinizde görüşmek nasip olur.

Elifi sürekli takipteyim ama her posta yorum bırakamıyorum ,özür :)))